Obi Wan Kenobi Çırak Oluyor

Jedi Tarikatı, Ilum’u kasıtlı olarak tüm yıldız haritalarından yüzyıllar önce silmiş olsa da hemen her acemi Jedi, Bilinmeyen Bölge’deki bu gizli ve kutsal gezegene gitmeyi hayal ederdi. Bunun nedeni kuşaklar boyunca tüm Jedi’ların ışın kılıçlarına güç vermek için kullanacakları kristalleri bu gezegenden topluyor olmalarıydı, bazı Jedi’lar tüm galakside Ilum kristallerinin üzerine olmadığını söylerlerdi. Ilum’da bir ışın kılıcı yapmak bir Jedi çırağı için en zorlu sınavlardan biri değildi ama Obi-Wan’a göre bu onun bir Jedi Şövalyesi olduğunun ispatı olacaktı. Eğer Jedi olmanın kıymetini bilecek birisi varsa o da şüphesiz Obi-Wan’dı.


Bir yıldan kısa süre önce, on üçüncü yaş gününe sadece birkaç hafta kala, artık hiçbir Jedi Şövalyesi ya da Üstadı’nın onu çırak olarak seçmeyeceğini düşünüyordu. Ama o günler gerilerde kalmıştı. Jedi Şövalyesi Qui-Gon Jinn, Üstat Yoda’nın da teşvikiyle, Obi-Wan’ı Padawan’ı olarak kabul etmişti. Zaten parlak olmayan başlangıçları Obi- Wan’ın, pişman olmasının uzun sürmeyeceği bir karar alarak, kısa süre için de olsa Melida/Daam gezegenindeki isyana katılmak için Jedi Tarikatı’nı terk etmesiyle iyice sarpa sarmıştı. Qui-Gon onu affetmiş ve geri dönmesini kabul etmişti ama aralarındaki tedirginlik varlığını korumaya devam etti. Yine de, tüm anlaşmazlık ve çatışmalarına rağmen, aralarında bir bağ kurulmuş ve ikisinde de bu bağın zaman içinde daha da güçleneceğine dair umutlar filizlenmişti. İşte Obi-Wan ve Üstat’ı, Galaksi Senatosu’nun kendilerine tahsis ettiği küçük bir nakliye gemisiyle karla kaplı Ilum gezegenine gittiklerinde genel durum bundan ibaretti. Obi- Wan buzlarla kaplı bir mağaradan aldığı mavi bir kristalle ilgili meditasyon yaparken Qui-Gon yakınında durup onu izledi. Güç’ü kullanan Obi-Wan Kenobi ışın kılıcının tüm parçalarını hemen önünde havada tutuyordu. Mavi kristal yavaşça döndü, sonra da ışın kılıcının enerji bölmesinin içindeki yerine oturdu. Tüm dikkatini malzemelere vermiş halde bölmeyi kapattı ve kilit mekanizmasını ayarladı. Işın kılıcının montajı tamamlanmıştı. Işın kılıcı hâlâ önünde duran Obi-Wan’ın bakışları Üstat’ına kaydı. Obi-Wan gibi Qui-Gon da kendisini soğuktan koruyacak yalıtımlı bir cübbe giyiyordu. Qui-Gon’un gözleri havada duran ışın kılıcının üzerindeydi ama Obi-Wan adamın yüz ifadesinde farklı bir şeyler olduğunu sezdi, sanki aklı başka yerde gibiydi. Obi-Wan’ın ışın kılıcı hafifçe titredi. “Birkaç şey söylemeniz gerekmiyor muydu, Üstat?” dedi Obi-Wan birkaç saniye bekledikten sonra. Qui-Gon gözlerini kırparak başını Obi-Wan’a çevirdi. “Ah, evet,” dedi. Gözlerini tekrar ışın kılıcına çevirdi.

“Kristal kılıcın kalbidir. Kalp, Jedi’ın kristalidir. Jedi, Güç’ün kristalidir. Güç, kalbin kılıcıdır. Tümü iç içedirler: kristal, kılıç, Jedi. Siz… birsiniz.”

Kaynak: Ryder Windham Obi Wan Kenobi Kitabı

Bir Cevap Yazın