Tıp Teknolojisi

Modern tıp, 20. yüzyılda teknoloji alanında gerçekleşen ilerlemelere çok şey borçludur. Yeni teknikler, doktorların hastaları teşhis ve daha hızlı tedavi etmesine olanak sağlar.

Wilhelm Roentgen (1845 – 1923) röntgeni keşfetti. Röntgen, kemik gibi, vücudun sert bölümlerini görmemizi sağlar. İlk kez doktorlar, vücudu kesmeden içine bakma olanağına sahip oldular. Örneğin geçmişte hastalıklı bir kalça eklemi, kişinin yürümesini engelleyebiliyordu. Bugün, çıkarılıp yerine paslanmaz çelik ve plastikten yapılan protez takılabilir ve daha fazlası da yapılabilir.

Lazerler, radyasyonlu yoğun ışınlar üretebilir. Bunların dokuyu kesme ve tümörleri yok etme gibi türlü işlevleri vardır. Burada, bir doktor retinal kamera kullanarak hastanın gözüne lazer yönlendiriyor. Lazer ışını, bir dizi kısa patlamalarla gönderilir. Göz ameliyatlarında, ayrılmış bir retinayı onarabilir ya da kan damarlarındaki kanamayı durdurmak için kanın sızdığı yeri kapayabilir.

Tıp teknolojisi, doktorların hastalıkları tedavi etmesine ve daha güvenli koşullarda karmaşık ameliyatları gerçekleştirmesine olanak sağlamaktadır. Görüntüleme teknikleri, vücudun iç kısmının net elektronik görüntüsünü çıkardığı için doktorlar sorunları anlayabilmektedir. Endoskopi sayesinde doktorlar bu tüp yoluyla vücudun içine bakıp sorunun nerede olduğunu görebilirler.

Görüntüleme ve endoskopi sayesinde doktorlar, küçücük kesiklerden girerek ameliyat yapmayı başarmaktadır. Bu, doku zedelenmesini azaltır ve hastanın iyileşme sürecini hızlandırır. Lazer bisturi gibi lazerlerin kullanımı, dokuları kesmek, tümörleri almak ve kan damarlarındaki sızıntıları engellemek için, standart ameliyat yöntemlerinden çok daha verimlidir.

Bilgisayarlar bugün tıbbın önemli bir bölümünü oluşturuyor. Taramada bunlar görüntüleri üretir ve başka bir yere yönlendirir. Sanal gerçeklik sistemleri, doktorları, hastalara dokunmadan ameliyat etme teknikleri konusunda eğitirken kullanılır.

Bir Cevap Yazın