Orta Asya Türk Devletleri: İlk Türk Devletlerinde Töre

Orta Asya Türk Devletleri: İlk Türk Devletlerinde Töre

İlk Türk devletlerinde hukukun temelini ve kaynağını geleneklerden alan sözlü hukuk kuralları denilen töre oluştururdu. Anlamı çok geniş olan töre devletin kuruluş ve işleyiş düzenini de ifade ederdi. Aileden başlayarak toplum ve devlet hayatının her aşamasında uyulması mecburi olan ama zamanla da değişebilen bir olgu olan töre; sosyal düzeni sağlayan örf, âdet, gelenek ve ahlaki değerlerden beslenerek ortaya çıkmıştır. Orta Asya’daki konargöçer yaşam tarzının etkisiyle oluşan töre, sadece bu coğrafyayla sınırlı kalmamış, çağlar boyu farklı bölgelerde kurulan Türk devletlerinde de etkili olmuştur. Hareketli göçebe Türk toplumunu yönetmek, her zaman disiplin altında tutmak, etkin hukuk kurallarının oluşmasına ve bunların gereği gibi uygulanmasına bağlı olmuştur. Törenin oluşumunda; kut anlayışı ile kağanlar tarafından konulan kurallar, kurultaylarda alınan kararlar ve kağanın iradesiyle toplum içinde yavaş yavaş oluşan gelenekler etkili olmuştur. Getirilen kuralların adalete uygun olmasına dikkat edilmiştir. Töre, Türk toplumunda gerek kağanın iktidarı gerekse devletin sürekliliği için önemli bir koşuldur. Bu sebeple töresini kaybetmiş bir ulusun yok olmuş sayılacağı hatırlatılarak kağanlardan her zaman töreye uygun davranmaları istenmiştir. Hakanlar töreye göre tahta çıkmış, milleti ve devleti töreye göre idare etmiştir. Hakan ve ailesinin din değiştirmesi hâlinde bile töre değişmemiştir.

Türk kağanları ülkelerinde adaletin sağlanmasına büyük önem vermiştir. Orhun Kitabeleri’nde töre kelimesinin, on bir yerde geçmesi ve bunun altısının il ile birlikte kullanılmış olması bunun bir göstergesidir. Ayrıca devletin varlığını devam ettirmesi, törelere bağlılıkla ilişkilendirilmiştir. Devlet ile törenin eş değer olduğunu, abidelerdeki şu cümleler açıklamaktadır: Bilge Kağan, Kül Tigin Yazıtı’nın başından sonuna kadar vermek istediği mesaj; “Ey Türk Oğuz beyleri! Milleti işitin. Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız toprak delinmedikçe, ey Türk milleti, senin ilini, töreni kim bozabilir!”

Bir siyasetname örneği olan Orhun Kitabeleri’nde (Görsel 1.5.) Türk devletinin mahiyetine, Türk milleti için ne ifade ettiğine ancak töre ile yaşayacağına, özelliklerinin ve iktidar kaynağının ne olduğuna, hakanın millet ve devlet için ne anlam taşıdığına, yönetici kadroların hangi yeteneklere sahip olmaları ve nasıl hareket etmeleri gerektiğine dair bilgiler vermektedir.

Devlet teşkilatlanmasında düzenleyici bir role sahip olan töreye herkes uymak zorunda olduğu için, hükümdarın hem keyfî hareket etmesini engellemiş hem de halkına adil davranması için bir kontrol mekanizması olmuştur. Tarih boyunca birçok Türk devletinin kurulması ve yıkılmasına rağmen, bütün bu devletlerde “il gider töre kalır” atasözünde ifade edildiği gibi, uygulanan hukuk bakımından birlik ve beraberlik söz konusu olmuştur.

Bir Cevap Yazın