Aşağıdaki haritada da gördüğünüz gibi Yunanistan Türkiye’ye denizlerde harekat alanı bırakmak istemiyor. Yunanistan topraklarının çoğu ve başkenti anakarada olmasına rağmen kendisini ada devleti olarak görüyor ve kıta sahanlığını en uzaktaki adalardan başlatıyor. Bu tezini de uluslararası hukuka dayatıyor. Türkiye’nin zaten seveni olmadığı için Yunanistan’ın bu tutumuna kimse ses çıkarmıyor. Dünyada bir ilki başaran Yunanlılar Türkiye’nin ege denizinde balık bile tutmasına müsaade etmek istemiyor.

Yunanistan Adalar Denizini Yani Ege denizini tamamen ele geçirmek ve Türkiye’yi yok saymak istiyor. Normalde bu ege sorunu Lozan antlaşmasında çözüldü, her iki ülkede 3 millik deniz sınırını kabul etti. Ancak Yunanistan bir süre sonra antlaşmayı çiğnedi ve 3 mili 6 mil yaptı. Atatürk ise Türk-Yunan savaşı olmasın diye bu harekete ses çıkarmadı çünkü Yunanlılar ile arayı bozmak istemiyordu ve Yunanistan’a taviz verildi. Atatürk’ün ölümünden sonra da Yunanistan arsızlığa devam etti. Şimdi de 6 mili 12 mile çıkarmak istiyorlar.
Türkiye 12 mili kabul ederse ne olur?
Eğer şuan Yunanistan’ın istediği kıta sahanlığı ve karasuları sınırları oluşursa İstanbul’dan yola çıkan geminin İzmir’e gelmesi Yunan sınırından geçmesi gerekecek. Eğer Mersin’e gitmek istiyorsa 2 kere uluslararası sulardan 2 kere de Yunan sınırından geçmek zorunda kalacak. Bu karasuyu sorunudur temelde. Ayrıca zaten Türkiye Doğu Akdeniz’de hali hazırda petrol, doğalgaz, balıkçılık, sünger avcılığı, gibi faaliyetler yürütüyor. O bölgeler Yunanistan karasuları olarak sayılırsa ,Yunanistan bunu istiyor, Türkiye bu faaliyetlerde bulunamaz. Bu kıta sahanlığı ile alakalı .Zaten sorunun başta bu kadar gündeme gelmesinin sebebi de buydu. Karasularını koruyamazsan otomatik olarak kıta sahanlığını da koruyamamış olursun. Denizin üstü senin değil ise altı da senin olamaz.
İşin özü Yunanistan Türkiye’ye ait olan kaynaklara da çökecek ve artık İstanbul’dan kalkan gemi İzmir’e gitmek için Yunanistan’dan izin alacak.