Site icon Türkçe Malumatlar

Tedarik Zincirinde Bütünleşme

Tedarik Zincirinde Bütünleşme

Tedarik zincirinde bütünleşme, nihai ürünün üretilmesi, dağıtılması ve desteklenmesinde toplam başarım düzeyini optimize etmek için birlikte çalışan, müşteri ve tedarikçilerin oluşturduğu birlik olarak tanımlanabilir. Zincir içerisindeki bağımsız şirketler gönüllülük temeli içerisinde birbirilerine sadece güven, paylaşılan amaçlar ve belirli sözleşmelerle bağlı olmalarına rağmen bu bütünleşmede yer alan katılımcıları dikey olarak bütünleşmiş büyük bir örgütün bölümleri olarak düşünmek yararlı olacaktır. Temelde ana şirkete hizmet veren bağımsız tedarikçiler sıklıkla çok sayıda müşterinin birbirine uymayan değişik talepleri ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bütün tedarik zincirleri bir dereceye kadar bütünleşiktirler. Bütünleşmeyi arttırmadaki amaçlardan bir tanesi, zincirin bütününün performansını optimize etmek için tedarik zincirinin ihtiyaçları konusunda her katılımcının ilgili kaynaklarının koordine edilmesi ve bunların üzerine odaklanılması gereğidir. Bütünleşme süreci disipline edilmiş yönetim uygulamaları, süreçler ve zincirin kilit fonksiyonlarının ve yeteneklerinin eşleştirilmesi ve olası iş fırsatları avantajlarından yararlanmayı sağlayacak teknolojileri gerekli kılmaktadır. Temel amaç, tüm katılımcılar için daha yüksek kar elde etme ve riski azaltmaktır. Bütünleşik tedarik zincirleri, tüm tarafların yoğun ve açık bir iletişimle ortaklık olarak karakterize edilen ve sürdürülebilir, uzun dönemli ilişki temeline dayanan bir biçimde ilişkilerden yararlanmalarını öngörür. Tedarik zinciri bütünleşmesi, sadece imalatçıların, müşterilerin ve tedarikçilerin ilişkilerini geliştirmek için birlikte çalıştıkları ve tüm katılımcıların zincirin tüm seviyelerindeki önemli eylemlerin farkında oldukları zaman yürütebilecek ve süreklilik gösterebilecek bir süreçtir.

Tedarik Zincirinde Bütünleşmeyi Arttıran Faktörler

Aşağıda sıralanan evrensel eğilimler ve güçler tedarik zincirindeki bütünleşmeyi arttıran faktörler olarak kabul edilir:

• Artan maliyet rekabeti: İçsel operasyonlarda elde edilen önemli gelişmeler imalatçıları tedarik zincirlerinde etkinliği ve sinerjiyi arttırarak maliyet azaltan yöntemleri bulmaya zorlamaktadır.

• Daha kısa ürün yaşam süresi: Örneğin kişisel bilgisayarlar bir yıldan daha az ömürlü olmakta ve model değişikliğinde yeni eğilim daha kısa yaşam süresine doğru gitmektedir.

• Daha hızlı ürün geliştirme süreci: Şirketler rekabet ortamında ürün geliştirme çevrim süresini azaltmak zorunda kalmaktadırlar. Böylece yeni ürünün rakiplere oranla daha erken tanıtımı daha geniş bir pazar payı ile maliyetleri hızlı bir biçimde düşerek birim satışlardaki artışla rekabet üstünlüğü sağlanabilir.

• Ürün sunumlarının küreselleşmesi: Müşteriler kendi özel ihtiyaçlarını karşılayacak çok değişik çeşitlerde ürünleri dünya çapında artan bir şekilde talep etmektedirler

• Daha yüksek kalite

Tedarik Zinciri Bütünleşmesinde Karşılaşılan Sorunlar

Tedarik zinciri yönetimi teorik açıdan anlaşılabilir bir açıklığa sahipken uygulamada çeşitli zorluklar söz konusu olabilir. Aşağıda uygulamada karşılaşılan bazı sorunları yaratan faktörler sıralanmıştır. Bu faktörleri:

• Talebin yanlış tahmin edilmesi
• Değişken pazar ve talep modelleri
• Bilgi paylaşımındaki isteksizlik
• Büyük baskın müşteriler tarafından yapılan zorlamalar
• Monopol haline gelmiş tedarikçilerin direnişi
• Yönetim tarz ve yaklaşımları
• Zayıf ve güvenilirliği düşük dağıtım performansı
• Global/uzun mesafe tedarikçiler ve/veya pazarlar
• Değişime karşı direniş
• Bilgi/kaynak eksikliği
olarak belirtebiliriz.

Exit mobile version