Öncelikle Big Tech nedir? Big Tech, Amerikan kökenli Büyük Teknoloji şirketlerini temsil etmektedir. Bunlardan bazıları ise;
Youtube
Google
Amazon
Twitter
Facebook
Microsoft
Bu 5 Şirket internet dünyasını kontrol etmektedir. İlk zamanlar bu şirketler gizliliğe önem veren ve ifade özgürlüğünü kısıtlamayan bir yapıya sahipti ancak son zamanlar artık iyice diktatörleştiler. Eleştirdikleri diktatörlerden hiç bir farkları kalmadı. İşlerine gelmeyen her şeyi engelliyorlar. Big Tech şirketleri seçimle gelen ABD başkanını sansürleyecek güçtedir. Big Tech bir şeye doğru dediyse siz sanal medyada ona yanlış diyemezsiniz. Örneğin, Twittir de bol bol PKK propagandası yapılır. Türk askerleri Suriye’de ve Irak’da Kürtlere soykırım yapılıyor diye yalan haberler yapılır, bunları Twitter engellemez, ancak Devlet Kanalı TRT, bu haberlerin yalan olduğnua dair paylaşım yapınca, TRT dünya genelinde Twitir de erişime engellenir. Yakın zamanda da hepinizin bildiği üzere Donald Trump’u engellediler.
Bu şirketler son zamanlarda artık iyice diktatörleşti. İnsanların kişisel verilerini de saklayarak reklam geliri elde ediyorlar veya başka amaçlar için saklı tutuyorlar. Ülkeler arası ayrımcılık yapıyorlar. Türkiye’de insanların kişisel verilerini güvence vermezlerken Avrupa’ya ise güvence veriyorlar. Hatta bu yüzden Whatsapp’dan Telegram’a geçenler oldu ve anında Telegram Aleyhine Propganda yapılmaya başlandı. Telegramı terör örgütleri kullanıyormuş, ABD’de yasaklanmalıdır diyenler çıktı. Ancak aynı kişiler Çin Devletine ait uygulamalar yasaklansın diyemiyor. Ancak Çin ABD kökenli uygulamaları yasaklıyor, youtube ve google Çin’de yasak. Peki, Big Tech neden Çin Devlet başkanına karşı cephe almıyor? Çünkü işlerine gelmiyor.
Verdiğimiz örnekten Dolayı Trump için iyi yapmışlar diyenler olabilir, fakat olay Trump değil burada. Bu şirketlerin istediklerini yapması. Bugün Trump’a yapılan yarın size veya bir başkasına yapılır. Yapılıyor da.
Facebook şirketi sansür işini öyle bir abarttı ki herhangi bir iletide Adolf Hitler’in adı geçiyorsa eğer ceza yiyorsunuz. Nazi yazarsanız da öyle. Nazilere küfür etmek için, onları yerin dibine sokmak için de bir şey yazsanız ceza yiyorsunuz. Sosyal Medya çok değişik bir yere doğru gidiyor.
Dünya iyice totaliterleşiyor ve solculaşıyor. Hem de bunu yapanlar kendilerine demokrat diyen insanlar. Kendi gibi düşünmeyen herkesi engelliyorlar ve kendilerini özgürlükçü olarak gösteriyorlar. Yalan haberler, manipülasyonlar günümüz dünyasının vazgeçilmezi oldu. İnsanlara kime güvüneceğini şaşırıyor.
Şirketler, daha çok takipçi kazanmak, ürün pazarlamak ve kâr etmek için Komünist Çin’e tek kelime ses etmiyor. Gerici Sola yaranmak doğruları görmezden geliyor. Bu gidişle tüm dünya Gerici Solun İdeolojinin oyuncağı olacak… Demokratım, özgürlükçüyüm, bireyciyim diyen insanlar, başka insanların düşünce özgürlüğüne karşıyor. Tarafsız olduğunu iddia eden şirketler, taraflı yayınlara yaparak insanları kendi düşünceleri doğrultusunda yönlendiriyor. Özgürlükçü olduğunu iddia eden bu şirketler, En büyük Özgürlük düşmanı olan Çin aleyhine tek bir faaliyette bulunmuyor. Diğer yandan seçilmiş Başkan Joe Biden’ın yemin töreni için kurulan komiteye en çok bağış yapanlar arasında Google, Microsoft, Qualcomm gibi teknoloji devlerinin bulunması dikkat çekti.
Liberal Dünyanın artık sonuna yaklaşıyoruz ve bu sonu getirenler de Liberallerin kendisi…
