Hafız Hakkı Paşa’nın Hayali

“…Tuna! Ormanlıklı adaları, sakin, azametli cereyanıyla mazinin bütün şanlı vekayîiyle kalbe hürmet ilka eden koca nehir! Türk’ün şimaldeki en tabii hududu! Türkler’in Avrupa’da âb-ı hayatı! Seni biz bırakmayacaktık fakat gittikçe özü kuruyan bir ağaç gibi dallarımız, budaklarımız kendiliğinden kopmağa başladı. Hastalığı dallarda sandık, bilmeyerek lüzumsuz yere baltaladık, lüzumsuz yere çırpındık, çırpındıkça kırıldık. Şimdi evet, belki şimdi hastalığımızı anladık, içimizde pek kuvvvetli hayat saklı duran özü tedaviye başladık. Hiç olmazsa başlamak lüzumunu duymaya başladık. Bir kere bugünü evlâtlara okutalım, bir kere elimizdeki tarlaları canlandıralım. Çok değil, milletimizin onda birine Türklük kuvvetini, millî vicdanı hissettirelim, o zaman biz yine geleceğiz. Büyük babalarımızın atlarını sulattığı o Zemzem suyunla biz de yüzlerimizi, gözlerimizi yıkayacağız…”


-Hafız Hakkı Paşa

Bir Cevap Yazın