Türk Devletlerinde Gücün Meşruiyet Kaynağı

Türk Devletlerinde Gücün Meşruiyet Kaynağı

İlk Türk devletleri dört esas üzerine kurulmuştur. Bunlar; bağımsızlık (oksızlık), ülke (ülüş), halk (budun) ve kanun (töre) idi.

Eski Türklerde hükümranlık hakkı ve yetkisinin kağana, Gök Tanrı tarafından verildiğine inanılırdı. Bu yetki “kut” olarak ile ifade edilmiştir. Bu nedenle Türklerde gücün kaynağı ilahiydi ancak Türklerde devlet başkanı hiçbir zaman kutsal varlık, tanrı-kral sayılmamıştır. İlahi kabul edilen hükümdarın kendisi değil görevlendirme yetkisidir. Tanrı, Türk kağanına kut vererek hükümdarlık gücü ve yetkisi bahşetmiştir. Bununla birlikte herhangi bir hükümdarın kutlu olup olmadığı ancak onun icraatları ile tespit edilirdi. Kutlu hükümdarlığın ilk şartı ülkeyi ve halkı düşmandan korumaktır. Orhun Kitabeleri’nde dünya hâkimiyeti, Tanrı tarafından Türk kağanlarına bir görev olarak verilmiştir. Bilge Kağan, yazıtında âdeta dünya hâkimiyetini gerçekleştirmiş bir hükümdar gibi şöyle konuşmaktadır: “Doğuda gün doğusuna, güneyde gün ortasına, batıda gün batısına, kuzeyde gece ortasına kadar onun içindeki millet hep bana tâbidir. Bunca milleti hep düzene soktum.” Türk devlet geleneğinde kağan olabilmek için Gök Tanrı tarafından kut verilmiş bir aileye mensup olmak gerekirdi. Kut, kan yoluyla geçtiği için bütün hanedanın erkek üyeleri kağan olma hakkına ve yetkisine sahip oluyordu. Tanrı’nın iradesinin hangi hanedan üyesi üzerinde olduğu da ancak taht için yapılan bir mücadele sonucunda ortaya çıkmaktadır. Veraset yoluyla hükümdar olmak söz konusu değildi. Bu durum yetenekli olan kişinin devletin başına geçmesini sağlamakla birlikte taht kavgalarıyla devletin bölünmesine de zemin hazırlamıştır.

Kitabelerde ilk Türk devletlerindeki egemenlik anlayışının ilahi kaynaklı olduğu görülmektedir. “Tanrı gibi gökte olmuş Türk Bilge Kağan’ı, bu zamanda oturdum.” ve “Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye babam kağanı, annem hatunu yükseltmiş olan Tanrı, il veren Tanrı” ifadeleri bu duruma örnek olarak gösterilebilir.

Ülüş Sistemi: Orta Asya eski Türk devlet geleneğine göre ülkenin hanedan üyeleri arasında paylaştırılması âdetini ifade etmektedir

Bir Cevap Yazın