Siyasetçiler ve memurlar arasındaki bu kıskançlık bize çok pahalıya patladı. 1. Balkan Savaşını Türkler bu yüzden kaybetti. Subaylar birbirini çekemediği için savaşta komuta kademeleri birbirlerine destek sağlamadı ayrıca mecliste de sırf hükümet düşsün diye düşmanı tutanlar vardı. 1. Balkan savaşında yenilince sevinen siyasetçiler ve subaylar vardı. İşte bu kıskançlık ve çekememezlik neticesinde balkanları da kaybettik. Günümüz Türkiye’sinde de bu kıskançlık, çekememezlik, siyasi ahlaksızlık devam ediyor. Sırf hükümet düşsün diye PKK’yı koynuna alan partileri hepiniz biliyorsunuz. Ya da sırf Kürtlerden daha fazla oy alsınlar diye ölen PKK’lıların cenazesine katılan siyasetçileri de hepiniz biliyorsunuz. Bu yüzden kimse kimseyi kandırmasın. Siyasi ahlaksızlık Cumhuriyet Kurulduktan sonra da devam etti. Vatan kahramanı Topal Osman’da bu ahlaksızlığa kurban gitti. Vecihi Hürkuş’da bu kurbanlardan biri…
Eğer Vecihi Hürkuş’a Atatürk, İnönü ve Adnan Menderes döneminde yeterli destek sağlansaydı şu an ABD’den F16 ve F35 dilenmeyecektik! Ancak kimse onu desteklemedi. Çünkü onu yükselmesi bazı siyasetçilerin çıkarlarına tersti.
Vecihi Hürkuş Türk Tarihinin önemli simalarındandır ancak kendisi siyasete kurban gitmiş ve başarılarının üstü örtülmüştür. Türk havacılık tarihinin en önemli isimlerinden biri olan Vecihi, Türkiye’nin ilk uçak tasarımcısı ve üreticisidir, Türkiye’nin ilk yerli uçağını üretmiştir. Vecihi Hürkuş 6 Ocak 1896 tarihinde İstanbul’da doğdu. Yeşilköy’deki Tayyare Mektebi’ne girerek pilot olarak mezun oldu. Gökyüzü tarihimizde ilklere imza atan bir pilottu. 1917’de, Kafkas Cephesi’nde ilk Türk hava zaferini onun sayesinde kazandık. 1918 yılında, Ruslar’dan ele geçirilen Nieuport uçağının bozulan pervanesinin yenisini yaparak bir ilki gerçekleştirir. Kurtuluş Savaşı’nda; uçakların kanatlarının onarımı için gereken jelatin ve emait maddelerini üretmeyi başarır. İzmir’e ilk giren ve hava meydanını işgalden kurtaran pilotumuzdur. Kurtuluş Savaşı’nın ilk ve son uçuşunu da o gerçekleştirir. TBMM takdirnamesini 3 defa kazanmıştır. 1924 yılında , İzmir’de ilk Türk uçağını yapmıştır. 1930 yılında, İstanbul’da tarihimizdeki ilk sivil uçağı yapar. 1933 yılında, ilk deniz uçağını yapar. 1934 yılında , ilk kadın pilotumuz Bedriye Gökmen Bacı’yı yetiştirir. 1936 yılında, uçan ilk Türk planörlerinin uçağını imal eder. Türkiye’de toprak altındaki radyoaktif zenginliği keşfeden uçağı kullanan pilottur. Ancak hükümette yeterli desteği ve ilgiyi göremedi, üstüne İzinsiz Uçuş yaptığı gerekçesi ile ceza yedi. Uçakların artık çok önemli olacağını, devletin buna destek vermesi gerektiğini söylese de kimseye kendisini dinletemedi. 28 Ocak 1925’te “VECİHİ K-VI” adını verdiği uçağını uçurur, ancak ödül yerine onu ceza beklemektedir. Vecihi Hürkuş’un ödül beklerken ceza almasının nedeni, havacılıktan anlayan kimsenin bulunmamasıydı. İzin verecek mercî olmadığı için izinsiz havalanmış, bu yüzden de cezalandırılmıştır. İstikbal Göklerdedir diyen Atatürk’ün yönettiği ülkede böyle bir ceza almasına insan gerçekten diyecek söz bulamıyor.
1954 yılında, ilk Türk özel hava yolu kuruluşunu kurar. Yaşamının son yıllarında kurduğu hava yolu şirketinin kapanmasına yönelik baskılara ve suikastlara dayanamayan Vecihi Bey iflas eder ; borçlarından dolayı Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıklardan dolayı bağlanan maaşına bile haciz konur…Ve , Ankara’da anılarını yazarken beyin kanaması geçirir…16 Temmuz 1969’da 73 yaşında iken hayata gözlerini kapar. Hem CHP’den hem de Demokrat Parti hükümetinde yeterli desteği asla alamayan Vecihi Hürkuş 1969’da hayatını kaybeder.
Atatürk, İnönü ve Adnan Menderes hükümeti neden Vecihi Hürkuş’a yeterli ilgiyi göstermedi ve desteklemedi? İşte bunun cevabı aslında yazının başında. Eğer yeterli destek sağlansaydı şu an Türk havacılık sektörü hangi durumda olurdu?
