Başarılı Sunum İlkeleri ve Teknikleri

Hazırlıklı konuşmalarda belirli bazı teknikler, uygulama öncesi, sırası ve sonrasında dikkate alınacak bazı hususlar konuşmacının işini kolaylaştırdığı gibi etkili ve kalıcı bir sunum yapmasını da sağlayabilir. İçeriği temel veya yardımcı konulara göre iyi düzenlemek, bunların ne zaman ve nerede kullanılacağını, süresini, birbirlerine mesafesini doğru şekilde belirlemek gerekir. Sözlü sunumun açık bir şekilde anlaşılması, kolayca takip edilebilmesi bakımlarından içerikle ilgili bu özellikler dikkatle ele alınmalıdır. Sözlü sunum aynı ses tonunda, kişinin yalnızca aralıksız konuşmasından oluşacak şekilde değil; içerik, ses, beden dili uyumuyla ve de çeşitli görsel yardımcılarla zenginleştirilmiş olarak dinamik bir yapıda gerçekleştirilmelidir. Bütün bu bilgileri göz önünde bulunduran ve uygulayan donanımlı konuşmacı, dinleyici üzerinde her iki tarafın beklentilerine uygun şekilde etki oluşturabilir, onlara ilham verebilir, onları belirli düşünceler etrafında bir araya getirebilir ve bu düşünceler doğrultusunda yine harekete geçirebilir.

Sunum öncesinde dinleyici kitlenin yaş, cinsiyet, eğitim, sosyal rol ve statü ile ilgili özellikleri hakkında bilgi alınmalı; konuşmanın içeriği, üslubu, yeri ve süresi bunlara göre belirlenmelidir. Bilgisayar destekli veya basılı görsel yardımcılardan yararlanmak sözlü sunumu daha etkili ve kalıcı kılar. Sunum sırasında, orada bulunanların okuma yapmak üzere değil konuşma dinlemek üzere gelmiş kişiler olduklarını bilerek sunum yapılmalıdır. Dolayısıyla konuşma metni ekrana yansıtılarak sunum yapılmamalıdır. Eğer konuşmanın ciddi bağlayıcılığı varsa bu tür konuları metindeki ilgili kısmı okuyarak sunmak daha doğru olabilir.

Dinleyicilerin konsantrasyon eğrisine dair bilgiler, yirmi dakikadan sonra ciddi oranda dikkat eksilmesi yaşandığını göstermektedir. Buna göre önemli mesajlar, dikkatin yoğun olduğu bölümlerde, yani ilk yirmi dakikada, konuşmanın son bölümünde ya da dinleyicilerin dikkatini çekecek teknikler kullanıldıktan sonra ortaya konulmalıdır. Gereğinden fazla kuramsal bir sunum olmaması için anekdot, örnek vb. yardımcı unsurlardan yararlanılmalıdır. Sesletimi konuşmacı için zor olan sözcükleri kullanmak, konuşmacıyı zor durumda bırakabilir; bu tür sözcükler tercih edilmemelidir.

Sunumda açılış cümlelerini özellikle dikkatli seçmek gerekir. Açılış cümleleri, konuya giriş cümleleri olmak zorunda değildir. Dikkatin en yoğun seviyede olduğu sırada konuşmacı, dinleyici üzerinde etki oluşturmak için bundan özellikle yararlanmalıdır. Özellikle vurgulanmak istenen bir yargının, mesajın, yüksek tonlu ifadenin veya bir sorunun ardından kısa süre duraklanarak hem vurgulanmak istenen içerik üzerinde hem de sunumun genelinde dinleyicinin dikkati canlı tutulabilir. Sunum sonrasında kapanış cümleleri sırasında dikkatin yine yoğun olduğu göz önünde bulundurulmalı ve önemli mesajları iletmek için bundan yararlanılmalıdır. Bunun yanı sıra sunum sonunda dinleyicilerle diyalog kurmaya uygun bir konuşma türünde dinleyicilere yöneltilecek sorular önceden belirlenmeli, konuşmacı da kendisine yöneltilecek muhtemel sorulara verilecek cevaplar için önceden hazırlık yapmalıdır. Böyle bir hazırlık; soruları tahmin etmeyi, zor soruları belirleyebilmeyi, konuşmacı tarafından ortaya atılan savın zayıf noktalarının görülebilmesini, beklenmedik sorulara karşı hazırlıklı olmayı ve onlarla başa çıkabilmeyi sağlar.

Bir Cevap Yazın