Gerçekler, gerçeklerin birer yanılsama olduğunu unutan bir kimsenin yanılsamalarıdır. / Friedrich Nietzsche
Elimizdeki çözümlerin insan başarısının zirvesi olduğunu zannederiz; bu güne kadar hiç kimse daha iyisini yapamamıştır. Ama spordan zoolojiye kadar her şey gelişecektir. Küçüklü büyüklü birçok ilerleme olacaktır. 1904’te Einstein’ın dünyayı değiştiren üç önemli makalesini yazmasından önceki yıl, dünyanın bu kadar büyük değişikliklere sahne olacağını hayal etmek çok güçtü. Halkın çoğunluğu oy kullanamamasına rağmen demokrasi vardı. Sporcular insan performansının sınırlarım zorluyordu. Buharlı gemi, telefon, otomobil, hatta uçak icat edilmişti. Artık büyük bir değişiklik olamaz gibi görünüyordu. Çoğu kural yereldir. Güneşin her gün doğması yerel bir olaydır. Kutuplarda güneş her zaman doğup batmaz. Yörüngedeki bir astronot bir “gün” içinde çok sayıda gündoğumu görür. Eğer bir kimse dünyanın yörüngesinden uzaklaşırsa, güneşin battığını hiç göremez. Kuralların yerel olma niteliği insanların başını devamlı olarak derde sokar. 1950’lerde ABD Başkan Yardımcısı Nixon Latin Amerika’da bir iyi niyet gezisine çıkmıştı. O zamanlar ABD o bölgede pek sevilmiyordu, bu yüzden Nixon iyi bir izlenim yaratmak istedi. Uçaktan çıkarken gülümsedi, kollarını başının üzerine kaldırdı ve bir elinin işaret parmağını kıvırıp başparmağıyla bir “O” yapacak şekilde birleştirdi. Bu işaret ABD’de “Tamam, her şey yolunda” anlamına geliyordu belki, ama ne yazık ki Latin Amerika ülkelerinde genellikle “seni sikerim” mesajını iletmeye yarıyordu. Bu işareti gören ahali doğal olarak şiddetli bir tepki göstermişti. Unutmayın, bir yerde doğru olan bir şey her yerde doğru olmak zorunda değıldir.
