Dil Becerileri ve Bilgi Donanımı

Bebekler dünyaya gelişlerinden itibaren içinde bulunduğu toplumun dilini edinmeye başlar. Ancak son zamanlarda yürütülen bilimsel araştırmalar, bebeğin daha anne karnındayken ana dilini edinmeye başladığına ilişkin verileri ortaya koymaktadır. Dünyaya gözlerini açtıkları ilk andan başlayarak bebeklerin dil edinimi hızlı bir sürece dönüşür. Bu süreçte anne ve babasından, yakın çevresinden edindiği söz varlığı ve dili kullanma yeteneği gelişmeye başlar. Sözlü iletişim, yalnızca konuşmayla değil söylenilen ninnilerle, anlatılan masallarla da gelişir. Okul çağına gelen çocukta ise dil becerileri yeni bir boyut kazanır ve yazı dili öğrenimi ile birlikte daha önce edinilen konuşma ve dinleme işlevlerine yazma ve okuma becerileri eklenir. Temelleri bebeklik döneminde atılan dil becerisi, yazmayı ve okumayı öğrenmeyle birlikte gelişir. Bir yandan dilin kurallı yazma ve konuşma becerileri edinilirken diğer yandan dağarcığa eklenen sözcüklerle kavrama, algılama ve anlatma yeteneği olgunlaşmaya başlar. Dil becerisini geliştiren en önemli etkinlik okumadır. Yazıyı öğrenmekle başlayan okuma sürecinde binlerce sözcükle karşılaşan kişinin bir yandan söz varlığı genişlerken bir yandan da kişi, anlatım gücüne vâkıf olur. Bu süreçte anlamı bilinmeyen sözcükler için sözlüğe bakılması, sözcüklerin gerçek ve yan anlamlarının öğrenilmesine yardımcı olur. Okuma etkinliği, sözlükte birer madde olan sözcüklerin okunan metinlerle canlanmasını, bağlam içerisinde kazandığı anlamın kavranmasını sağlar. Böylece kişi, sözcüklerden anlatımda nasıl yararlanılacağını, doğru sözcüklerle etkili anlatımın nasıl sağlanacağını kavrar. Yazma yeteneğinin geliştirilmesine okuma etkinliği büyük katkıda bulunur. Okunan her eser, dilin nasıl kullanılması gerektiğini somut bir biçimde ortaya koyan canlı bir örnektir. Kişiler okudukça başarılı örnekleri diğerlerinden ayırt etme yeteneğini de kazanır. Dili etkin kullanan, anlatımı güçlü yazarlar, yazmaya aday kişiler için birer örnek olurlar. Pek çok kişi, başarılı bulduğu örneklere öykünerek yazmaya başlamıştır. Ancak sürekli okuyarak ve yazarak kendisini geliştiren kişiler zamanla özgünleşir ve kendi tarzını oluşturur.

İyi bir dinleyici bir yandan sözcüklerin kurallı söylenişleriyle kulak yeteneğini geliştirirken diğer yandan da tonlama ve vurgu ile sözcüklerin konuşmada etkili kullanımına tanık olur. Sözcüklerin canlı bir biçimde kullanımı konuşma dilindedir. Sözlü kompozisyon için en iyi eğitim dinleme ile başlar. Konuşmacının dili kullanma becerisini gözlemlemenin yanı sıra etkili konuşma yöntemleri, dinleyicinin ilgisini sürekli kılma, anlatım tarzı vb. özellikler dinleme etkinliği sırasında da kazanılır.

Dili kullanma becerisini kazandıran bu etkinlikler kişiye bilgi donanımı da sağlar. Hiç kuşkusuz, insan bilgi donanımını hem deneyimlerinden hem de öğrenim hayatından kazanır. Öğrenim sürecinde bilgiyi edinme, yine okuma ve dinleme etkinlikleriyle elde edilir. Okumak, bilgi edinmenin en temel etkinliklerinden biridir. Kişi okuduklarından yeni bilgiler edinirken bunları önceki bilgileriyle karşılaştırmalı, eleştirel gözle değerlendirmelidir. Gerektiğinde diğer kaynaklara bakarak bilgilerin doğruluğunu sınamalıdır. Araştırma, bilgiye ulaşmanın bir başka yoludur. Gözlemlerle, deneylerle, sormacalarla (anket) gerçekleştirilse de okuma, araştırmanın da temel etkinliklerinden biridir.

Bir Cevap Yazın