Çevre Mevzuatı Nedir?

Türkiye’de çevrenin korunması 1982 Anayasasının 56. maddesiyle koruma altına alınmıştır. Buna göre “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek, devletin ve vatandaşların ödevidir”. Çevrenin korunması ve iyileştirilmesi çalışmalarında genel çerçeveyi 2872 sayılı Çevre Kanunu belirlemektedir. Kanunun amacı çevrenin korunması, çevre kirliliğinin ve bozulmalarının önlenmesi, oluşan kirliliğin giderilmesi, çevrenin iyileştirilmesi, doğal kaynakların ve enerjinin verimli bir şekilde kullanılması, her türlü faaliyet sırasında atık oluşumunu kaynağında azaltan ve atıkların geri kazanılmasını sağlayan çevre ile uyumlu teknolojilerin kullanılması, bugünkü ve gelecek kuşakların sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşayabilmeleri için gerekli düzenlemelerin yapılması ve tedbirlerin alınmasıdır.

Türkiye’de pestisit veya ambalajlarının atıklarıyla ilgili özel bir mevzuat bulunmamaktadır. Atıklarla ilgili Bakanlık olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı atık yönetimi çalışmalarını belediye atıkları, ambalaj atıkları, tehlikeli atıklar ve özel atıklar olmak üzere değişik ana başlıklar altında yürütmektedir. Bu atıklardan evsel atıklar ile tıbbi atıkların yönetimiyle ilgili yükümlülükler belediyeler tarafından yerine getirilirken, aralarında ambalaj atıkları, atık yağlar, pil ve aküler ile kullanım ömrü dolmuş lastiklerin bulunduğu atık gruplarının toplanması, geri kazanılması ve bertarafları ile ilgili yükümlülüklerin üretici sorumluluğu ilkesi kapsamında yerine getirilmesi hükmünü benimsemektedir. Bununla ilgili yasal dayanaklar 2872 sayılı Çevre Kanunu ve Uluslar arası Basel Sözleşmesi (Türkiye bu sözleşmeyi 22.05.1989 tarihinde imzalamış ve 22.06.1994 tarihinde taraf olmuştur) gereğince ortaya konulmuştur

Bir Cevap Yazın