İş Sağlığı ve Hijyen Tanımları ve Gelişimleri

İnsanoğlu dünyada var olduğundan beri çalışmaktadır. İlk insanların çalışmalarındaki amaç, beslenme için avcılık-balıkçılık yaparak yiyecek bulma ve barınma iken, günümüzdeki amaçlar oldukça farklılaşmıştır. Günümüzde de çalışmada temel amaç geçinme olarak tanımlanır. Geçinmede de barınma, beslenme, ulaşım, haberleşme, eğlence, sosyal yaşamın gereklilikleri, eğitim ve sağlıkla ilgili harcamalar için yani giderleri karşılayacak düzeyde gelirin olması amaçlanmaktadır. Hatta gelirin giderden fazla olması, gelecekte karşılaşılabilecek gereksinimler ve zorunlulukların giderilmesi için yatırım yapılması isteğini gösterir. Çalışma ile sadece giderler için gelir elde edilmez. Ayrıca toplumda yer ve statü kazanma, toplumsal yapıda daha üstte yer alabilme ve onun getirdiklerinden yararlanma arzusu da söz konusudur. Bununla birlikte çalışan kişide kendisi, ailesi, toplumu için bir şeyler üretme ve bunun sonucunda yararlı olma duygu ve düşüncesi oluşur. Çalışma aynı zamanda kişinin fiziksel ve duygusal yönden gelişmesini, birçok hastalıktan korunmasını da sağlar. Bu sayılanlar çalışmanın insana verdiği ve vereceği ümit edilen yararlarıdır. Bununla birlikte çalışma insan yaşamını ve sağlığını olumsuz yönde de etkileyebilir. Çalışan bir kişide 4 tür sağlık sorunu söz konusu olabilir:

1. Çalışan kişinin yeni gelişen ya da önceden var olan işle doğrudan ilgili veya ilgili olmayan sağlık sorunları: Bunlara daha önceden beri var olan kronik hastalıklar ve işe başladıktan sonra iş ile doğrudan alakalı olmayan gribal enfeksiyon gibi akut, diabetes mellutus gibi kronik hastalıklar örnek verilebilir.

2. Meslek hastalığının gelişmesi veya ortaya çıkması: Bir işte belirli bir süre çalışarak, ortamda bulunan etken veya etkenlere maruziyet sonucu oluşan, o mesleğe özgü hastalıklardır. Diğer tanımlarından birisi ise şudur: “Bu işte çalışılmasaydı, bu hastalık ortaya çıkmayacaktı.” Örneğin akümülatör fabrikasında çalışan kişinin kurşunla zehirlenmesi, kömür madenlerinde çalışan kişinin kömür tozunun akciğerlerinde birikmesi sonucu kömür işçisi pnömokonyozu olması gibi.

3. İşle ilişkili hastalıkların gelişmesi: Çalışılan işin hastalığın görülme sıklığını ve şiddetini artırması, daha erken dönemlerde ortaya çıkmasına neden olmasıdır. Buradaki etken iş yerinde bulunmakla birlikte diğer yaşam alanlarında da var olabilir. Yani bu hastalıklar, çalışmaya, işe ve iş yeri ortamına özgü değildir. Örneğin; ağır yük kaldıran, taşıyan kişilerde görülen kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının tek nedeni işteki çalışma olmayabilir. Ev, bahçe ve tarlasında ağır eşya, malzeme kaldırması veya taşıması da bu rahatsızlıklara neden olabilir.

4. İş kazası geçirmesi: Dünya Sağlık Örgütü’ne göre iş kazası; önceden planlanmamış kişisel yaralanmalara, maddi zarara ve üretimin durmasına sebep olan olaydır.

Çalışma, insan sağlığı için olumlu ve olumsuz etkiler oluşturabilmektedir. Çalışma ortamının ve koşullarının sağlıklı ve güvenli olması olumlu etkilerinin görülmesine ve hatta artırılmasına yardımcı olacakken, aksi durumlar ise olumsuz etkilerin görülmesine neden olabilir. Ayrıca, çalışan bir insanda ortaya çıkan olumsuz etkiler, çoğu zaman sadece o kişiyi değil aynı zamanda beraber çalıştığı en yakınında bulunandan en uzağına kadar birçok çalışanı da olumsuz yönde etkileyebilir. Örneğin; çalışan kişi iş kazası geçirirse diğer arkadaşları psikolojik olarak bundan olumsuz etkilenebilir. İş kazası geçiren kişinin, tedavi ve iyileşme süreci içerisinde çalışamaması diğer arkadaşlarının daha fazla performansla çalışmasına ve bu nedenle onlarda da değişik sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. İş kazası sonucu boş kalan çalışma birimine, o işi yapmak üzere iş prosedürü ve işleyişi ile ilgili deneyimi az olan veya hiç olmayan başka bir kişinin görevlendirilmesi de başka kazalara sebebiyet verebilir. İş kazası sonucu makine, cihaz ve alet hasarlanmışsa bu hasarlı makinelerle çalışmak diğer çalışanlar için risk teşkil eder. Çalışmak insan için zorunlu, gerekli, önemli ve değerli olduğuna göre, işin ve ortamın sağlıklı ve güvenli olması, çalışanlara ve topluma olumsuz etkilerinin de olmaması gereklidir. Bu hizmetlerin planlanması ve sunulması için “İş Sağlığı ve Güvenliği” bilimi ve hizmetleri ortaya çıkmıştır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Dünya Sağlık Örgütü ortaklaşa olarak 1950 yılında iş sağlığını tanımlamış ve 1995’de revize etmişlerdir. İş sağlığı “Bütün mesleklerde çalışanların bedensel, ruhsal ve sosyal yönden iyilik hâllerinin en üstün düzeyde tutulması, sürdürülmesi ve geliştirilmesi çalışmalarıdır” şeklinde tanımlanmıştır. İş sağlığı, çalışanların sağlıklarına gelebilecek zararları önlemeyi, insanı kendi fizyolojik ve psikolojik yeteneklerine uygun işlere yerleştirmeyi ve böylece işi insana, insanı da işe uyumlaştırmayı amaçlar. Ayrıca iş sağlığı, iş organizasyonlarının ve çalışma kültürünün, iş sağlığını ve güvenliğini destekleyecek yönde geliştirilmesini amaçlar. Bu bağlamda iş sağlığının amaçlarını aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür

1. Tüm mesleklerde kamuda, özelde veya kendi adına (nam-ı hesabına) çalışan tüm insanlarla ilgilenir.

2. Çalışanların, DSÖ’nün sağlık tanımınına uygun olarak, bedensel, ruhsal ve sosyal açıdan tam iyi hâle gelmelerine ve bu düzeyleri sürdürebilmelerini amaçlar.

3. Çalışma ortamında bulunan her türlü fiziksel, kimyasal, biyolojik, ergonomik ve psikososyal faktörlerden çalışanların korunmasını sağlar.

4. Çalışanların fizyolojik, bedensel ve psikolojik kapasitelerine uygun bir işe yerleştirilmesini, sağlık için uyumlu bir ortamda çalışmasını ve bunun sürdürülmesini sağlar.

5. Aynı şekilde uygun işe uygun insanın yerleştirilmesini planlar.

6. Böylece iş ve insan arasındaki karşılıklı uyumun sağlanması ile sağlıklı bir çalışan ve çalışma ortamı oluşturulur. Çalışanın da daha sağlıklı, verimli ve üretken bir insan olmasını sağlar.

7. İş yerinde çalışma kültürünün, iş sağlığını ve güvenliğini destekleyecek yönde geliştirilmesini düzenler.

İş Sağlığı ve Güvenliği faaliyetleri, çalışma ortamlarında ve iş yerlerinde işin yapım ve yürütüm koşulları nedeniyle ortaya çıkan tehlikeler ve risklerden, çalışanları korumak, daha sağlıklı ve güvenli çalışma ortamları sağlamak için yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalardır. İş sağlığı ve iş güvenliği tıp bilimleri ve mühendislik bilimlerini içeren yani, tıbbi ve teknik yönleri olan çok disiplinli bir konudur. Çalışanların sağlıkla ilgili tehlike ve risklerden korunması, sağlıklarının geliştirilmesi, sağlık sorunlarının incelenmesi, varsa erken tanı ve etkin tedavilerinin yapılmasıyla uğraşan tıbbi yönüne iş hekimliği denir. İş yerindeki ve iş yeri ortamındaki sağlığı ve güvenliği etkileyen teknik koşulların ve etkenlerin değerlendirilmesi, bunların kontrol altına alınması, iş yerinin sağlıklı ve güvenli olmasının sağlanmasına ise iş hijyeni adı verilir.

İş yerinde sağlığı etkileyen etkenler şunlardır:

  1. Fiziksel etkenler
  2. Kimyasal etkenler
  3. Biyolojik etkenler
  4. Ergonomik koşullar
  5. Psikososyal etkenler

Bir Cevap Yazın