İncil de ve Kuran’da Güneş Merkezli Din

Kuran’da Güneşe Tapan Kavim ile ilgili Ayetler Nasa ve Illimunatinin Dini Düşünceleri (Güneş merkezli din…)

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

Çok geçmeden (Hüdhüd) geldi ve dedi ki “Senin (bilgi veya haberle henüz) kuşatıp öğrenemediğin şeyi (ben ulaşıp) öğrendim ve sana Sebe’den yakin (kesinlikle doğru) bir haber getirdim.”

Ben onlara hükmetmekte olan bir kadın buldum. Ona (ülkesinde) her şeyden verilmiş ve (bir de) büyük bir tahtı var.

Onu ve kavmini, Allah’ı bırakıp da güneşe secde ederlerken gördüm. Şeytan onlara (bu kötü) amellerini süsleyip-güzel göstererek onları (doğru) yoldan alıkoymuştur. Bundan dolayı hidayet (doğru yolu) bulmuyorlar.

Göklerde ve yerde saklı olanı ortaya çıkaran, gizlediklerinizi de, açığa vurduklarınızı da bilmekte olan Allah’a secde etmesinler diye (haktan uzak tutulmuşlar).

27/Neml 22-25

İncilde Güneş Dini

İncilde Güneş Dini Başlangıçta sadece ışık vardı. Tanrı ışıktı ve ışıkta Tanrıydı. Tanrı kendinin bilinmesini istedi, ışığından küçük bir parçayı boşluğa bıraktı. Işık o kadar youğundu ki büyük bir patlama ile çevreye yayıldı. Daha sonra ışık hızını kaybetti, elektronları ve maddelerin çekirdeklerini oluşturmaya başladı. Işık artık maddeye dönüşmüştü ve hacmi vardı. Daha sonra bu maddeler birleşti ve küçük taşları oluşturdu. Her bir küçük taş gezegenleri, güneşleri, galaksileri oluşturdu. Patlamanın etkisiyle evren genişlemeye devam ediyor. (bkz. Bigbang teorisi) Patlamanın ilk anlarında açığa çıkan beyaz ışıktan(nurdan) melekler yaratıldı. Melekler yaratılan evrende düzeni sağlayacak itaatkar kullar olacaktı. Fiziksel bedenleri olmayacak sadece ışıktan olacaklardı. Tanrı’nın emrinden çıkmayacaklardı o yüzden bu nurdan yaratılmış varlıklara irade verilmedi. Işık etkisini kaybedip bir hara(ateşe) dönüştü. Tanrı onlardan Cinleri yarattı. Cinler ateşten yaratıldığı için hızlı hareket ediyorlardı. Tanrı onlara irade de bahşetti fakat maddeden yapılmadıkları için kararsızlardı. Çabuk öğreniyor çabuk unutuyorlardı. Nitekim evrenin ilk oluşması sırasında Tanrıyı bir tek onlar anıyorlardı. Zamanla onlarda Tenrıyı unuttu ve ona isyan ettiler. Tanrı içlerinden Lucifer’i (iblis,şeytan) onlara uyarıcı olarak belirledi. Lucifer cinleri tekrar imana getirdi. Lucifer’in makamı melekler katına yükseltildi. Tanrı Güneşe 3. uzaklıkta olan gezegeni yeni bir varlık için tahsis etmek istedi. Dünya’ya su ve demiri indirdi. Daha sonra dünyada su oluştu. Meleklerinden Azazel’i dünya üzerinde yaşamı başlatması için görevlendirdi. Azazel dünyaya geldi ve Tanrının ona bahşettiği bilgi ile ilk protein moleküllerini sentezledi. Bir çok sentezleme işleminden elde ettiği ürünleri suya ve toprağa bıraktı. Proteinler Tanrının kudreti ile sürekli hesaplamalar yaparak kendilerini geliştirdiler. Karada bitkiler ve ağaçlar meydana geldi. Denizlerde yosunlar ve ilk organik hücreler meydana geldi. (Azazel dünyada yaşamı başlatmak için görevlendirilmişti) Azazel’e bir çok melek yardım ediyordu. Bunlara Grigoriler deniyordu. Liderleri Azazeldi, yardımcıları ise Semyazel,Araklbel, Rameel, Kokablel, Tamlel, Ramlel, Danel, Ezeqeel, Baraqeel,Asael,Armariel, Batarel, Ananel, Zaqiel,Shamsiel, Starel, Turel, Yomyael ve Sariel idi. Hepsinin ayrı birer görevi vardı.

Bir Cevap Yazın