Civa yer kabuğunun temel elementlerinden birisidir. Doğada normal sıcaklıklarda sıvı halde bulunan tek metaldir. Çevredeki civanın %80’i metalik civadır; bu da esasta fosil yakıtları, madencilik, metal ergitme işlemleri, katı atıkların yakılması gibi insan faaliyetleri sonucu oluşan bir üründür. Endüstride özellikle klor alkali fabrikaları, kağıtçılık, boya, termometre, barometre, kan basıncı ölçerler, pil/batarya, ampul gibi aygıtlarda sıklıkla civa kullanılması, civa ile zehirlenmelere ve özellikle de geniş boyutlu çevre kirlenmesine neden olur. Ayrıca, organik civa gıda zincirine girdiğinde birikme eğilimindedir ve böylece, balıklar, deniz memelileri ve balıkçıl kuşlarda fazla miktarda birikir.

Civanın zehirliliği, hayvanın türü, yaşı, cinsiyeti, alınma yolu gibi pek çok faktöre göre değişir. Civa bileşikleri insan, evcil ve yabani hayvanlar ile su canlıları için zehirlidir. Hayvanlar içerisinde civa bileşiklerine en duyarlı olanı sığırdır; bunu duyarlılık sırasına göre koyun, keçi ve kanatlılar takip eder. Organik civa bileşikleri, metalik ve inorganik civa bileşiklerine göre daha zehirlidir ve organik civa bileşikleri arasında da en zehirlisi metilcivadır. Bu durum metilcivanın uçucu olması, kan-beyin engeli ve plasentayı kolay geçmesine bağlıdır. Hayvanlarda civa bileşikleri ile olan zehirlenmeler akut, subakut ve kronik seyreder. Zehirlenmelerde başlıca ölüm sebebi, beyin hasarı ve/veya dolaşım şokudur. Pnömoni ve kalp kası hasarı da ikincil ölüm sebepleri arasındadır.