Ahmet Cevdet Paşa’ya Göre Osmanlı Ordusunda Ortak Payda İslam dini idi. Çünkü Osmanlı toplumunda Avrupa’daki gibi “Vatan” kavramı yoktu. Türk ve Müslüman olmayan azınlıkları Osmanlıyı kendi vatanı olarak görmüyordu. Bu yüzden gayri müslimleri orduya almak Osmanlı’ya katkı sağlamayacaktı. Her zaman olduğu gibi Müslüman Türkler savaşacak, Müslüman Türkler ölecekti. Araplar da kavmi-necip olduğu için askere alınmayacaktı.

Ahmet Cevdet Paşa, Osmanlı ordusunun şimdiye kadar “ya gaza ya şehadet ya da din-i mübin uğruna” sözleriyle harekete geçirildiğini, gayrimüslim askerlerle karışık bir ordunun bu kavramlarla hareket ettirilemeyeceğini belirtiyordu. Böyle bir orduyu Batı’daki ulus devletlerdeki gibi “vatan uğruna” diyerek harekete geçirmek gerekirdi ancak “bizde vatan denilürse askerin köylerindeki meydanlar hatırlarına gelür.” diyordu Ahmet Cevdet Paşa. Osmanlı’da “vatan” sözü uygulamaya konsa ve sonra halk arasında kabul görerek Avrupa’da sahip olduğu etkiye sahip olsa bile “gayret-i diniyye” kadar etkili olamayacağını belirten Ahmet Cevdet Paşa, bunun çok uzun bir zaman gerektireceğini vurguluyordu. Bu şekilde gayrimüslimlerle Müslümanları karıştırarak oluşturulacak bir ordunun, Osmanlı toplumunun o dönemdeki gerçek koşullarıyla mümkün olmayacağının da altını çiziyordu. Bununla Ahmet Cevdet Paşa, aslında Osmanlı ordusunun varolan koşullarda ancak bir Müslüman ordusu olarak geliştirilebileceğini ileri sürüyordu.
Mehmet Hacısalihoğlu, “Osmanlı İmparatorluğu’nda Zorunlu Askerlik Sistemine Geçiş Ordu-Millet Düşüncesi” s.58’den düzenlenmiştir.